04 Nisan 2012

AS-Genden Karagöz Enden Hacivat (15)


NAGEHAN’da bir boy, bir manken endam; çekmiş kırmızıları, yeni kalkmış kraliçe yatağından. Gözler mahmur, buhurdan. Sabah kahvesini borç almaya gelmiş komşusundan. Destursuz geçilmez yanından. 2009 Astronomi Yılı çıkar falından. Kuşburnunu yer dalından. İstediği şarkıyı dinler CD çalarından. Sonsuz aşıklar geçer hesabından. Biraz tatlımsıdır kafadan. Hokka ağız yumurta yer rafadan. HACİVAT çıkar mektepten, KARAGÖZ çıkar alaydan. Herikisi de kız kaçırırlar saraydan. NAGEHAN parfüm sürer akasyadan. Bu iki erkeğe göz koyar faltaşından.

Çekiç seçilir alet edevattan. Vurulur sunta masaya tak tak tak hukuktan. Ses gelir sağır sultandan. KARAGÖZ’le HACİVAT düşerler birbirlerinin yakalarından. Yastık ne, ceket ne, tortop olur yuvarlanır sanal dünyadan.
Fincan fincan keyif içilir NAGEHAN’ın dolgun dudaklarından. Cabası gelir Kahveci Mehmet Efendi Mahdumu’ndan. Kavga eteğini toplar çıkar kapıdan. İlahi NAGEHAN, zamanlaman tam! Şimdilik iki erkek sana kurban. KARAGÖZ kurtulabilecek mi hanımının dırdırından, HACİVAT AYKANKA’nın aşkından?

Özgürlük yolunda samanlık seyran. Kahve üstüne hiç gitmez ayran. Bir bardak su, osmossuz tarafından. Yanında çikolata olmasın fındık kabuğundan. Kavurucu aşk damlasın kanyaktan...


AYKANKA huylanır bu yakma işlerinden. Bilir, NAGEHAN fişlidir mahrem ilişkilerden. Hangi yuvaya konmamıştır ki leylek geçişlerinden! Su doldurmuştur iptal edilmiş edilmemiş bütün çeşmelerden. Fesüphanallah çeken çekenedir sıradışı serbestliğinden. Para gelir serbest muhasebecilik mesleğinden. Asfalt geçmez dans pistinden. Tongaya basılmaz tango bilgisinden.

NAGEHAN ilaç gibi gelir AYKANKA’nın VATVAT bağımlılığına. Görünce onu alık alık bakarken kız arkadaşına, çıkıverir gönlü aşk ağacının en gevrek dalına. Çattt kırılıverir gider bütün hayranlığı. Ayranlık ayırmalı yoğurdun kalanını. Kefir kırar aşk dahil her mikrobu. Güzelden güzele konan erkek komuta eder GDO’lu kuş ordusunu. AYKANKA teftiş eder kuş beyinliler okulunu. HACİVAT terfi edemez, alırlar işe memurun kadrolusunu. Kim iyi oynar sahnede kıroluğu? Yönetmen seçer en iyi oyuncuyu; tekne kazıntısıyla nitelerler sonuncuyu.

AYKANKA arar telefondan sucuyu. Yapar kahvaltıyı yumurtalı sucuklu. Alt dudağı biraz uçuklu. Sekiz sayısı kimine uğurlu. Sokağın terzisi Matmazel Lulu. Kaçan aşk büyük olur; ardından durma ulu.

Daire komşusunun köpeği ulur; evde yalnız kalmıştır. Köşeye büyüğünü bırakmıştır. Kedi parkta arabaların altına kaçmıştır. Sıradışı sandığı HACİVAT’ın sıradanlığı AYKANKA’nın gözlerini açmıştır. Artık kimse gözünde azmanlaşmayacaktır. NAGEHAN bu işlerde uzmanlaşmıştır. Odadaki koku sönen mumdandır. Çöken bina deniz kumundandır. HACİVAT’la KARAGÖZ’ün ekmeği tandır. AYKANKA’nın uçuklu dudağı baldır. HACİVAT bu saf balı kaçırmakla aptaldır. Yapay kovanlar kraliçe arılara dardır. KARAGÖZÜM, artık bu kırık aşk dekorunu kaldır...


HACİVAT’ın gözleri şaşı olmuştur bir LEYLÂ’ya bir NAGEHAN’a baka baka. AYKANKA sinirlenir ondaki bu istikrarsızlığa. Ekonomik kriz gelip oturmuştur aşk sofrasına. İçer bir bardak buzlu su, fırlak dişleri sızlaya sızlaya. Mezgit atar tavaya, süpürge vurur halıya. Arkeolog gider kazıya. Turşu alınır Hitit parasıyla. Tarihin turşusu kurulur kereviz yaprağıyla. Maydanoz suyu çıkar tamamlayıcı tıpla. Kırmızı pancar suyu akar alkali ortamlara. Asidik bedene takılır yafta. KARAGÖZ’ün gözlerinde gıpta, sırtında yarısı sentetik patiska. Binmez aynasız motora. Rüzgar geçer ıslığa.

KARAGÖZ der ki HACİVAT’a:
Islık çalma konuşurken, git yaptır şu aralık dişlerini tez elden. Aralık-Ocak dişlilere güvenilmez ezelden. Yaydan girer, çıkar Kovadan. Kaypak, gösterişçi, kibirli erkeklerden uzak durun, derken AYKANKA Karaköy’e iner Tünelden. Biri genden diğeri enden kankalarıyla geçer Galata Köprüsünden. Köprüaltında balık-ekmek yerken, martılar ekmek kapar denizden. Binbir ayak bir yerde, insan seli akar dehlizden. Cami avlusunda güvercinler bıkmıştır GDO’lu mısır yemekten. Mısır Çarşısı usanmıştır Nil Nehrini görememekten. Olsun, Nil gibi taşar çarşı baharat istifinden. Boğazlar, mideler yanar kırmızı biberden. Şans çekilir Nimet Abla Gişesinden. Şikayetler tavan yapar hayatı sindirememekten...


Ayten Suvak

Sürecek

Hiç yorum yok: