14 Nisan 2016

AS-Çocuk musun?

Bugün çocukluğum tuttu gene, hop oturup hop kalkıyorum, yerimde duramıyorum. Küçücük kuzular, oğlaklar, uzun bacaklı ceylanlar, taylar oluyorum zıp zıp zıplarken. Atlaya zıplaya okuyorum kitabımı da. Sanırım kanıma bahar kıpırtısı doluyor, şırıl şırıl akan bir dereyim şimdi. Eski aylarda Kasım günlerini sayar annem: "Hamsin zemheriden kemsin" der, bitip tükenmeyen kış ayazından bıktığında. " Doksan yazı koksam", " Yüz önümüz düz", "Yüzyirmide ovaya, yüzotuzda yuvaya", "Yüzelli, yaz belli" dendi mi ben göçmen kuş olur, seyahat çantamı hazırlarım, içsel yolculuklarımı dışsal gezilere döndürmek için. işte hemen fırlıyorum evden, kuyruğu kopuk şeytan uçurtmasıyım, rüzgarla sürüklenip, bir keçi yoluna sapıyorum. Vanlı kadıbeyinin kurduğu köydeyim. Eski Papazbahçeleri'nin sapağından başımı uzatıp, insanlardan korkan sokak kedileri gibi ürküyorum, akıp giden Boğaz trafiğinden. Esseyid Mehmed Vani'nin bilmem hangi tarihte yaptırdığı bir yalı ve iki evi boş yere arıyorum. Hiç utanmadan pişkin pişkin gülüyorum, tarih bilgimin yetersizliğine. N'apalım, biz not almak için ders çalışırız, kültürü yaşatmak için değil! İzmir'i erkeklerin zulmünden kurtulmak için savaş ilan eden, bir memeleri ameliyatlı Amazonlar kurmuşlar, başlarında Zmirna, kimin umuru! Konya, bir zamanların İkonyum'u, heykeller şehri; yılan saçlı, insanı taş edici bakışlı uğursuz cadı Medusa'yı öldüren Perse'nin şehri, ne farkeder, ha Kuniyye, ha İkonium! Kim düşünür, neşenin, mutluluğun düşmanının lanetli Medusa olduğunu orada! İzninizle Vanıköy'ün Papazbahçeleri, yerinizde yeller esse bile, beni bir nefeste atıverin Üsküdar'a, Farsça "Konak" denen o yere. Bugünlük hevesimi aldım, Bizanslıların "Körler Memleketi" dedikleri Kadıköy'e gidemeyeceğim. Beni affet Kalkedoin! Ne o Kodein mi dedin? Kon ya şuraya! Şaşırmayın, bir koca kafalı erkek kedi homurdanıyor bunları. Meğerse ben gerçekten kuşmuşum da, haberim yokmuş! Ayten Suvak

Hiç yorum yok: